“ARTIK İNSANLAR ALLAH’A İNANMIYOR”
Sürekli bilgilerin tazelenmesi ve topluma asrın idrakine uygun mesaj verilmesi gerektiğini vurgulayan Işın, şöyle devam etti:
“Artık kürsülere çıkıp sohbetlerde abdest şöyle alınır, gusül abdesti şöyle alınır, namaz böyle kılınır dönemi değildir. Artık insanlar Allah’a inanmıyor. Böyle olunca tabii ki ahirete, peygambere ve Kur’an’a da inanmıyor. Din görevlerimizin temel amacı önce Allah’ın varlığını, birliğini Allah’ın var olduğunu anlatmak.
Ben buna şahit oldum rastladım. Ben Allah’a inanmıyorum dedi. Bu tesettürlü bir kadındı. Bir genç kızdı daha doğrusu. Şimdi toplumun geldiği noktayı izah etmek için bu örneği verdim. Önümüzdeki mesele ciddidir. Bu millet Müslüman bir millettir. Bu bu milletin ihyası ancak din ile olabilir. Ahlaki çöküntü son derece çoğalmıştır.”
“SADECE EKMEK KAPISI OLARAK GÖRÜLMEMELİ”
Işın, gençliğin tedbir alınmadığı takdirde olumsuz bir yöne gittiğini vurgulayarak, bunu çevreden anlayabildiklerini ifade etti.
Milli Eğitim Bakanlığı ve Diyanet İşleri Başkanlığına önemli görevler düştüğünü belirten Işın, “Eğer bir imam sadece namaz kıldırırım, ezan okurum, görevimi yaparım diyorsa, bu çok büyük bir yanılgı içindedir. İmamlık bir gönül işidir ve bu görevin vebali çok yüksektir. Sadece maddi bir kazanç kapısı olarak görülmemelidir. Gece gündüz çalışılmalıdır.” şeklinde ifade etti.
“BU DİN HURAFELER DİNİ DEĞİLDİR”
Dini bilgilerin son derece az olduğuna dikkat çeken Işın, şu sözleri kaydetti: “Bazıları ‘peygamberim’ diyor, ardından sürükleniyorlar. ‘Mehdiyim’ diyor, peşinden gidiyorlar. ‘Mesih’im’ diyor, ardından sürükleniyorlar. Sadece bir kişinin evladı olduğunu söyleyip ardından sürükleniyorlar. Bu tür inançlar dinimizin öğretileri değildir.”
Biz dinimizi öğretmezsek elbette ki birileri onları yanlış yere çekeceklerdir. Buna izin vermeyelim. Bu din hurafeler dini değildir.”