Kütahya Kültür ve Sanat Derneği (KÜSAD) üyesi Keçe Sanatçısı Suna Ulucan, keçe sanatıyla ürettiği ürünlerle adından söz ettiriyor.
Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) Geleneksel El Sanatları Meslek Yüksekokulu’ndaki eğitimi sırasında keçe ile tanışan Suna Ulucan, o gün bugündür keçeden hiç ayrılmadı, hatta bugünlerde artık o bir usta öğretici.
Mezun olduktan sonra atölye açarak kendisini bu alanda geliştirmek isteyen Ulucan, usta-çırak ilişkisi olmadan uzun süre keçede gelişmek için çalıştığını söyledi.
Son olarak Mehmet Yılmaz ile tanışan ve ıslak keçeye geçiş yapan Ulucan, keçelerin her alanda kullanılabileceğini dile getirdi.
“ÇOBAN KEPENEĞİNDEN YELEK VE CEKETE GEÇİŞ YAPILDI”
Ev aksesuarından kıyafet süslerine, şapkadan eldivene her şeyi yapabildiklerini anlatan Ulucan, “Ayrıca resim yapabiliyoruz, sanata dönüştürüyoruz. Hem iğnelemeli keçe, hem ıslak keçe taraftarıyım. Çünkü insanlara terapi gibi geldiğini düşünüyorum.” dedi.
Materyalin vücuttaki statik enerjiyi aldığını bildiren Ulucan, eskiden halı, çadır, çoban kepeneği olarak kullanıldığını belirten Ulucan, şunları kaydetti:
“Şimdi ise daha çok ince yelekler, ceketler, kıyafetler, ev aksesuarları olarak tekrar evlerimize geliyor. Tabii onlar daha kalın ve güç isteyen şeyler olduğu için biz hanımlara bu kadar ağır işçilik yaptırmıyoruz. Daha kibar yapabilecekleri, gücümüzün yettiği şeyler yaptırmaya çalışıyoruz.”
“BİLDİKLERİMİ HERKESE ÖĞRETMEYE ÇALIŞIYORUM”
Sanatını öğrenirken yaşadığı sıkıntıları bu işi yapacakların yaşamaması için öğreticiliğe başladığını aktaran Ulucan, bu çerçevede halk eğitim merkezlerinin kurslarında ders verdiğini kaydetti.
Bildiği her şeyi kursiyerleriyle paylaştığını anlatan Ulucan, “Gerçekten ilk kez ellerine almalarına rağmen çok mutlular.
Böyle bir materyal beklemediklerini söylüyorlar. Hayal güçleri ve benim bilgim birleşince ortaya çok güzel şeyler çıkıyor.” diye konuştu.