CAVİT KOCAÇAY
DIMDIZLAK
Cumhurbaşkanlığı ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel seçimleri için gün sayıyoruz.
Milletvekilliği aday adaylığında artış yaşıyoruz.
Seçimler zor ve çekişmeli geçecek.
Dünya sürekli değişiyor.
Türkiye değişiyor,
Kütahya değişiyor.
Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.
Bir gazeteci rahmetli Süleyman Demirel’e mikrofonu uzatır.
“ Dün farklı bir şey söylüyordunuz, bugün ne değişti?
Demirel’in cevabı nettir.
“ Siyasette 24 saat çok uzun bir süre…”
* * *
Siyasette her saat, her dakika yeni bir gelişme yaşıyoruz.
Yıllardır tek değişmeyen,
İşçi maaşıyla dört çocuk büyüten,
Sekiz köşe kasketiyle seksen beş yaşındaki babamdır…
Çizgisinden ödün vermez, siyaseti hiç sevmez.
Ancak,
Her seçim sabahı çocuk gibi heyecanlanır, erkenden kalkar…
Kahvaltısını özenle yapar,
“Yabanlık” temiz kıyafetlerini giyer.
Rüştünü ispat etmiş aile üyelerini hizaya geçirir…
” Derhal hazırlanın, reyimizi atalım, görevimizi yapalım” der…
Cümbür cemaat tüm sülale erkenden gidilir,
Reyler itina ile kullanılır…
“Vatana, bayrağa, seçimde reyinize sahip çıkın “der.
Bugüne kadar seçim zamanı neden bu kadar heyecanlandığını, seçimleri neden önemsediğini anlatmaz.
“Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk çok partili genel seçiminin, adli denetim dışında, açık oy, gizli sayım ve liste usulü çoğunluk sistemi esasına göre, açık oy gizli tasnifle yapıldığını”,
Babam hiçbir zaman anlatamamıştır…
Dün bilgisini,
Neler yaşandığını,
Okuyarak, araştırarak, belgeleri inceleyerek anladım.
Babam bize,
“Reyinize sahip çıkın” der.
O kadar.
Seksen beş yaşındaki Şakir Usta’nın,
Bugün bile konuşurken,
“ Rey” dediği,
Seçme ve seçilme hakkıdır.
Hür iradedir.
Oydur…
Halkın Milli Egemenliğidir.
* * *
Siyasette çok hızlı gelişmeler izliyoruz.
Her gün yeni bir aday adayı çıkıyor.
Takım elbise ve rugan ayakkabı satışlarına talep arttı.
Genç basıncılar toplantılara yetişemiyor.
Yerel siyasetin yeni aday adayları,
Engin fikirlerini paylaşıyorlar.
Sosyal medyada “en büyük benim ” yarışları sürüyor…
* * *
Siyasetle iştigal eden muhteremler,
Sakin olun.
Tansiyon değerlerinizi koruyun.
Kendinizi üzmeyin.
Kalbinize, sağlığınıza dikkat edin.
Bol bol yürüyüş yapın…
O kadar gözünüzde büyütmeyin kendinizi.
Kütahya büyük bir şehir değil…
Herkes birbirinin geçmişini çok iyi bilir…
Siyaset için, rakip olduğunuz en yakın arkadaşlarınızı kırmayın.
Her dönem rüzgarsız havada dönen fırıldaklar vardır.
Aday adaylığı çekişmeleri biter, seçimler biter.
Siyaset biter…
Kavga ettiğiniz, yarıştığınız arkadaşınız seçilir koltuğuna oturur.
Siz yine, ailenizle, eşinizle dostunuzla, aynı arkadaşlarınızla,
Aynı teşkilatta, aynı şehirde kalırsınız.
* * *
Hepimiz,
Deprem ekonomisi,
Terörle mücadele,
Sığınmacılar,
Diploması,
Tartışmalarından yorulduk.
Sosyal medyadaki paralı algı yöneticilerinin,
“Her şeyi ben bilirim “paylaşımlarından bıktık…
* * *
Siyasetçi,
Aday adayı,
Adayın adayı.
Adayın su taşıyıcısı,
Simitçi, kahveci, gazozcu…
Her kimseniz,
Bu ülkede, bu şehirde birlikte yaşıyoruz…
Bu yalnız ve güzel ülke bizim…
Bu topraklar bizim…
Her şey aynı hayatta.
Kendinizi bir şey sanmayın…
Kimseyi siyaset için,
Başkalarının ikbali için kırmayın…
Yediğimiz ayazı unutmadan,
Bu zor günleri hep birlikte geçiririz…
Meraklanmayın,
Türk Milleti Zekidir,
Çalışkandır…
Herkes ne zaman, nerde ne yapacağını gayet iyi bilir.
En önemli unsur istikrardır…
Bu da sandıktır.
“Rey zamanı”
Gidin.
Oyunuzu kullanın…
* * *
Birkaç gün sonra,
Aday adaylığı listeleri açıklanır.
Seçim biter, vekil arkadaşınız seçilir.
Herkes koltuğuna oturur…
Siz sonunda eşinizle dostunuzla,
Aynı teşkilatta,
Aynı şehirde, aynı sokakta,
Aynı kahvehanede,
Pişman olup,
Ellerinizi dizinize vurmayın…
“Elimde kaldı yazık, çiçeklerimle mendil “
Şarkısını söylemeyin…
“Dımdızlak” kalmayın…
